Turkish Meaning of veritable
gerçek
Other Turkish words related to gerçek
- mutlak
- orijinal
- klasik
- tam
- sabit
- mükemmel
- lanet olsun
- lanetli
- ölümcül
- kesin
- düpedüz
- sonsuz
- hakiki
- mükemmel
- ebedî
- saf
- gerçek
- düzenli
- şeffaf
- kapsamlı
- toplam
- sahte olmayan
- azalmayan
- söylemek
- çok
- Tam kapsamlı
- arsız
- boş
- çiçek açan
- harika
- kategorik
- kategorik
- Temiz
- çöken
- ölü
- korkunç
- ebedi
- aşırı
- adil
- düz
- alışkanlık
- devasa
- köklü
- ana
- kesinlikle
- açıkça
- dikey
- derin
- rütbe
- basit
- sert
- taş
- dümdüz
- kapsamlı
- katışıksız
- koşulsuz
- ölümsüz
- kalifiyesiz
- unremitting **amansız
- sınırsız
- tam gaz
- onaylandı
- olağanüstü
- korkunç
- umutsuz
- korkunç
- üstünlük derecesi
- En yüksek
- aşan
- korkunç
- müthiş
Nearest Words of veritable
Definitions and Meaning of veritable in English
veritable (s)
often used as intensifiers
not counterfeit or copied
veritable (a.)
Agreeable to truth or to fact; actual; real; true; genuine.
FAQs About the word veritable
gerçek
often used as intensifiers, not counterfeit or copiedAgreeable to truth or to fact; actual; real; true; genuine.
mutlak,orijinal,klasik,tam,sabit,mükemmel,lanet olsun,lanetli,ölümcül,kesin
şüpheli,şüpheli,Nitelikli,şüpheli,kısıtlı,belirsiz,muğlâk
verisimility => ihtimal, olasılık, verisimilitude => inandırıcılık, verisimilar => gerçekçi, verine => Cam kavanoz, verily => gerçekten,