Turkish Meaning of inflation
Enflasyon
Other Turkish words related to Enflasyon
- yapmacıklık
- küstahlık
- Bahane
- Bahane
- iddia
- kibir
- yapmacıklık
- Özgüven
- güven
- Hor görme
- görkem
- süslü püslü
- gurur
- Kibir
- züppelik
- Üstünlük
- saldırganlık
- iddialılık
- cüret
- övünme
- cesaret
- övünç
- arsızlık
- kibir
- arsızlık
- Kendini beğenmişlik
- kibir
- bencillik
- gösteriş
- gösteriş
- ileri gidiş
- Gösterişli
- gösteriş
- ışıltı
- süslü konuşma
- Kibir
- yükseklik
- otoriterlik
- Perdesizlik
- Küstahlık
- ihtişam
- palyaçoluk
- Gösteriş
- Gösteriş
- kibir
- varsayım
- kendini beğenmişlik
- kabalık
- Kendini yüceltme
- Özgüven
- özgüven
- kibir
- özgüven
- Önemseme
- kendi kendine memnuniyet
- Gösteriş
- züppelik
- kibir
- Kesinlik
- kibir
- kibir
- Özvarsayım
- kendi sonucu
- kendini yüceltme
- kibir
Nearest Words of inflation
- inflatingly => enflasyonist
- inflating => şişirmek
- inflater => şişirici
- inflated => şişirilmiş
- inflate => şişirmek
- inflatable cushion => Şişme yastık
- inflatable => şişirilebilir
- inflammbly => yanıcı
- inflammatory disease => İltihaplı hastalık
- inflammatory bowel disease => Enflamatuar bağırsak hastalığı
Definitions and Meaning of inflation in English
inflation (n)
a general and progressive increase in prices
(cosmology) a brief exponential expansion of the universe (faster than the speed of light) postulated to have occurred shortly after the big bang
lack of elegance as a consequence of being pompous and puffed up with vanity
the act of filling something with air
inflation (n.)
The act or process of inflating, or the state of being inflated, as with air or gas; distention; expansion; enlargement.
The state of being puffed up, as with pride; conceit; vanity.
Undue expansion or increase, from overissue; -- said of currency.
FAQs About the word inflation
Enflasyon
a general and progressive increase in prices, (cosmology) a brief exponential expansion of the universe (faster than the speed of light) postulated to have occu
yapmacıklık,küstahlık,Bahane,Bahane,iddia,kibir,yapmacıklık,Özgüven,güven,Hor görme
Mütevazılık,Alçakgönüllülük,Alçakgönüllülük,alçakgönüllülük,uysallık,alçakgönüllülük,Utangaçlık,utangaçlık,tereddüt,Doğallık
inflatingly => enflasyonist, inflating => şişirmek, inflater => şişirici, inflated => şişirilmiş, inflate => şişirmek,