Turkish Meaning of diffidence
tereddüt
Other Turkish words related to tereddüt
- utangaçlık
- korku
- sessizlik
- yedek
- utangaçlık
- utangaçlık
- gönderim
- boyun eğme
- Utangaçlık
- çekingenlik
- çekingenlik
- rıza
- dikkatlilik
- temkinlilik
- uyumluluk
- saygı
- korkaklık
- Zayıflık
- pasiflik
- yumuşaklık
- korkaklık
- tedbirli olma
- zayıflık
- fare kokusu
- istifa
- Korkaklık
- korkaklık
- korkaklık
- Mütevazılık
- Korkaklık
- Alçakgönüllülük
- Alçakgönüllülük
- alçakgönüllülük
- uysallık
- alçakgönüllülük
- korkaklık
- Korkaklık
- Korkaklık
- emeklilik
- saldırganlık
- iddialılık
- tutum
- cüret
- cesaret
- küstahlık
- arsızlık
- arsızlık
- Kendini beğenmişlik
- kendine güven
- ileri gidiş
- yüzsüzlük
- Perdesizlik
- Küstahlık
- sinir
- aşırı özgüven
- kibir
- azgınlık
- küstahlık
- varsayım
- övünme
- kibir
- Hor görme
- Egoizm
- bencillik
- gösteriş
- Kibir
- yükseklik
- otoriterlik
- Gösteriş
- süslülük
- Bahane
- gurur
- yüzsüzlük
- küçümseme
- kendi kendine alkış
- bencillik
- kendi kendine hoşnut
- kibir
- Önemseme
- Özsaygı
- kendi kendine memnuniyet
- kibir
- Üstünlük
- uğultu
- kibir
- göğüs germe
- kendini yüceltme
- kibir
- kibir
- öfke
- yücelik
- ihtişam
- Gösteriş
- kararlılık
- kibir
- kendini beğenmişlik
- Bahane
- iddia
- süslü püslü
- gurur
- bencillik
- Gösteriş
- Özvarsayım
- kibir
Nearest Words of diffidence
Definitions and Meaning of diffidence in English
diffidence (n)
lack of self-confidence
diffidence (n.)
The state of being diffident; distrust; want of confidence; doubt of the power, ability, or disposition of others.
Distrust of one's self or one's own powers; lack of self-reliance; modesty; modest reserve; bashfulness.
FAQs About the word diffidence
tereddüt
lack of self-confidenceThe state of being diffident; distrust; want of confidence; doubt of the power, ability, or disposition of others., Distrust of one's sel
utangaçlık,korku,sessizlik,yedek,utangaçlık,utangaçlık,gönderim,boyun eğme,Utangaçlık,çekingenlik
saldırganlık,iddialılık,tutum,cüret,cesaret,küstahlık,arsızlık,arsızlık,Kendini beğenmişlik,kendine güven
diffide => şüphelenmek, difficulty => zorluk, difficultness => Zorluk, difficultly => zorlukla, difficulties => zorluklar,