FAQs About the word forbearer

ata

One who forbears.

kaçınmak,(uzak tutmak),kaçınmak (bir şeyden),yemin etmek,uzak durmak (den),reddetmek,vazgeçmek,Vazgeç,reddetmek,kaçınmak

Eğilmek,boyun eğmek (birine, bir şeye),gönder (kime),succumb (to),teslim olmak (birine),teslim olmak,teslim olmak,kabul etmek (karşısında),rıza göstermek,boyun eğmek (birine/bir şeye)

forbearant => hoşgörülü, forbearance => hoşgörü, forbear => tahammül et, forbathe => yıkanmak, forbare => kaçındı,