Turkish Meaning of fast-forwarded
hızlandırılmış
Other Turkish words related to hızlandırılmış
- hızlandırılmış
- ileri
- geldi
- yürüdü
- hızlandırılmış
- devam etti
- ilerleyen
- hızlandı
- hızlandırılmış
- yaklaştı
- yaptı
- Fiyat
- dövme
- yolculuk etti
- yaklaştı
- geçti
- onarılmış
- yolculuk etti
- gezdi
- gitti
- Geçti
- İyi geçinmişler
- devam etti
- itilen
- itti
- gitti
- gitti
- harekete geçirilmiş
- sürdü
- uygulanan
- koşmak
- koşmak
- kıvrımlı
- çıkardı
- tutuklandı
- engellendi
- işaretli
- gecikmiş
- durdurulmuş
- engellenmiş
- engellenen
- kesintiye uğramış
- kaldı
- Durduruldu
- bastırılmış
- kaldı
- duruyordu
- direndi
- Durduruldu
- gözaltına alınan
- engellenen
- engellenmiş
- tıkalı
- duraklatılmış
- bastırılmış
- saplı
- cılız
- bekledi
- geri tutulmuş
- yavaş (aşağı veya yukarı)
- durmuş
- Dar
- Sıkıştırılmış
- regres
Nearest Words of fast-forwarded
Definitions and Meaning of fast-forwarded in English
fast-forwarded
a state or an instance of rapid advancement, to advance (a magnetic tape) using the fast-forward of a tape player, to bypass (something, such as a commercial) by fast-forwarding, a function of an electronic device that advances a recording at a higher than normal speed, to advance rapidly especially in time, to proceed rapidly forward especially in time, a state of rapid advancement, to advance a magnetic tape using the fast-forward, to advance (a tape) at a high speed
FAQs About the word fast-forwarded
hızlandırılmış
a state or an instance of rapid advancement, to advance (a magnetic tape) using the fast-forward of a tape player, to bypass (something, such as a commercial) b
hızlandırılmış,ileri,geldi,yürüdü,hızlandırılmış,devam etti,ilerleyen,hızlandı,hızlandırılmış,yaklaştı
tutuklandı,engellendi,işaretli,gecikmiş,durdurulmuş,engellenmiş,engellenen,kesintiye uğramış,kaldı,Durduruldu
fast-forward => hızlı ileri sarım, fastens => bağlar, fastening (on) => sabitleme (açık), fastened (on) => tutturulmuş (üzerinde), fasten (on) => sıkıca tutunmak (üzerine),