Turkish Meaning of diddled
kandırılmış
Other Turkish words related to kandırılmış
- gecikmiş
- sürüklemek
- oyalandı
- dürttü
- sürünerek
- yürüdü
- oyalanmak
- oyalanmak
- boşta
- gecikmiş
- aylaklık etti
- Rahatladı
- Motorlu bisiklet
- çalınan
- karıştırılmış
- gecikti
- süründü
- geride kalmış
- Geride kaldı
- Sıkışma
- aylaklık etti
- oyalandı
- işaretlenmiş zaman
- kademeli
- durmuş
- Gezinmek
- rahatlamış
- yavaşça yaklaştı
- aylak aylak dolaşmak
- sallanıyordu
- yüklü
- ağır ağır yürümek
- gezinti yaptı
- geçici
- dalga geçmek
- yavaşlamış
- tereddüt etti
- Ayak sürmek
- Ertelemek
- oynadı
- filibuster yaptı
- kandırılmış
- Asılı (etrafta veya dışarıda)
- takılmak (veya dışarı çıkmak)
- Pislik
- Dallandı
- oyalandı
- erteledi
- Kurcalıyordu (etrafta)
- kararsız
- yavaş (aşağı veya yukarı)
- Acele etmedi
- namlu
- fıçı
- cıvatalı
- kariyer
- fırladı
- tire
- uçtu
- hızlandırılmış
- Kambur
- telaşlı
- Dalıp
- acele etti
- yarıştı
- koşmak
- yırtılmış
- Roket gibi yükseliş
- koşmak
- acele
- Çırpılmış yumurta
- ovdu
- yırtılmış
- dörtnala koştu
- döndü
- çırpılmış
- uğuldadı
- Kurs
- kaydı
- telaşlandı
- hızlandı
- hızlandırılmış
- izdiham
- fermuarlı
- hızlandırılmış
- bowling
- dörtnala
- koştu
- hızlandırılmış
- esinti
- koşarak gitmek (bir şey yapmak için)
- (hızlandı)
- koştu
- yakalandı
- geride bıraktı
- geride bıraktı
- geçmek
- hızlandırılmış
- geride kalmış
- hızlandırılmış (yukarı doğru)
Nearest Words of diddled
- diddled (with) => Dolandırdı (ile)
- diddles => diddles
- diddling => diddling
- diddling (with) => ufak şakalar yapmak (ile)
- didoes => dido
- die (away or down or out) => ölmek (uzaklaşmak veya aşağı veya dışarı)
- die (down) => (ölmek)
- die (for) => (için ölmek)
- die (from) => ölmek (den)
- die on the vine => üzüm asması üzerinde ölmek
Definitions and Meaning of diddled in English
diddled
to move with short rapid motions, hoax, swindle, fiddle, toy, to copulate with, to waste (time) in trifling, dawdle, fool
FAQs About the word diddled
kandırılmış
to move with short rapid motions, hoax, swindle, fiddle, toy, to copulate with, to waste (time) in trifling, dawdle, fool
gecikmiş,sürüklemek,oyalandı,dürttü,sürünerek,yürüdü,oyalanmak,oyalanmak,boşta,gecikmiş
namlu,fıçı,cıvatalı,kariyer,fırladı,tire,uçtu,hızlandırılmış,Kambur,telaşlı
diddle (with) => oynamak (ile), didact => didakt, did up => yaptı, did in => içinde yapılmış, did for => için yaptı,