Turkish Meaning of bounded
sınırlı
Other Turkish words related to sınırlı
- sınırsız
- sayısız
- boyutsuz
- sonsuz
- genel
- ölçülemez
- hesaplanamaz
- Belirsiz
- tükenmez
- sonsuz
- sayısız
- sınırsız
- ölçülemez
- sınırsız
- Tanımlanmamış
- anlaşılmaz
- sınırsız
- ölçülmemiş
- büyük
- dipsiz
- önemli
- bol
- genişletilmiş
- genişletilmiş
- kapsamlı
- harika
- belirsiz
- paha biçilmez
- büyük
- belirsiz
- bol
- önemli
- önemli
- önemli
- kalifiyesiz
- Ayrılmamış
- belirsiz
- geniş
- yeter
- Geniş
- hacimli
- tampon
- kapsamlı
- kozmopolit
- epik
- geniş
- küresel
- iyi
- görkemli
- yakışıklı
- ağır
- iri
- Kapsayıcı
- dev
- epey büyük
- büyük
- büyük
- büyük bedenli
- saygıdeğer
- süper
- kapsamlı
- evrensel
- hacimli
- bütün
- tırmanan
- aşırı ölçekli
- bol
Nearest Words of bounded
Definitions and Meaning of bounded in English
bounded (s)
having the limits or boundaries established
bounded (imp. & p. p.)
of Bound
FAQs About the word bounded
sınırlı
having the limits or boundaries establishedof Bound
tanımlanmış,kesin,sonlu,sınırlı,dar,kısıtlı,sınırlı,sınırlı,belirli,ölçülen
sınırsız,sayısız,boyutsuz,sonsuz,genel,ölçülemez,hesaplanamaz,Belirsiz,tükenmez,sonsuz
boundary line => Sınır çizgisi, boundary layer => Sınır tabakası, boundary condition => Sınır koşulu, boundary => sınır, boundaries => sınırlar,