Turkish Meaning of bail (out)
kefalet (dışarı)
Other Turkish words related to kefalet (dışarı)
- kefalet
- temizlemek
- kes
- ayrılmak
- kazmak
- kaçmak
- tahliye etmek
- Çıkış
- al
- İn
- gitmek
- gitmek
- hareket etmek
- soymak
- çıkarmak
- boyunca koşmak
- başlangıç
- dışarı çıkmak
- dürtmek (dışarıya veya kapatmak)
- itmek
- çıkmak (ileri gitmek)
- Yürüyüşe çıkmak
- git
- kitap
- siktir git
- kaybol
- göç etmek
- Kaçmak
- sinek
- Defol
- dışarı çıkmak
- bölüm
- Kazıkları çekmek
- devam et
- bırakmak
- emekli olmak
- Gerileme
- yola çıkmak
- çıkmak
- silmek
- sıvışmak
- havalanmak
- para çekmek
- Defol
- vızıltı (git buradan)
- yolda
- paketlemek(yukarı veya aşağı)
- Kazıkları sökmek
- İtmek (uzaklaşmak)
- adım (boyunca)
- Yürüyüşe çık
- terketmek
- kaçmak
- ertelemek
- kaçmak
- Çöl
- terk etmek
- çiseleme
- kaldır
- kaçmak
- Bok
- atla
- boşaltmak
- gitmek
- Işıkları kapat
Nearest Words of bail (out)
Definitions and Meaning of bail (out) in English
bail (out)
to jump out of an airplane with a parachute, to abandon a harmful or difficult situation, to help from a difficult situation, to parachute from an aircraft, leave, depart, a rescue from financial distress
FAQs About the word bail (out)
kefalet (dışarı)
to jump out of an airplane with a parachute, to abandon a harmful or difficult situation, to help from a difficult situation, to parachute from an aircraft, lea
kefalet,temizlemek,kes,ayrılmak,kazmak,kaçmak,tahliye etmek,Çıkış,al,İn
: varmak,gel,kalmak,ortaya çıkmak,kal,ikamet etmek,yaklaşım,yakın,oturmak,vuruş
baguettes => bagetler, bags => çantalar, baggies => baggiler, bagatelles => Önemsiz şeyler, baffles => engel,