Turkish Meaning of noisette
Fındık
Other Turkish words related to Fındık
- meze
- ısırık
- kanepe
- et parçası
- madalyon
- lokma
- lokma
- lokma
- atıştırmak
- parça
- Aperatif
- tat
- atıştırmalık
- çiğnemek
- kırıntı
- dab
- tire
- top sürme
- damla
- leke
- ipucu
- Meze
- hendek
- çıkıntı
- parçacık
- sıkmak
- endişe
- azıcık
- tutam
- kırıntı
- azıcık
- kesmek
- alıntı
- Benek
- leke
- serpinti
- şüphe
- tidbit
- başlık
- dokunmak
- bit
- damla
- yudum
- tur
- hurda
- parçala
- yutmak
- Yudum
- iz
Nearest Words of noisette
Definitions and Meaning of noisette in English
noisette (n.)
A hybrid rose produced in 1817, by a French gardener, Noisette, of Charleston, South Carolina, from the China rose and the musk rose. It has given rise to many fine varieties, as the Lamarque, the Marechal (or Marshal) Niel, and the Cloth of gold. Most roses of this class have clustered flowers and are of vigorous growth.
FAQs About the word noisette
Fındık
A hybrid rose produced in 1817, by a French gardener, Noisette, of Charleston, South Carolina, from the China rose and the musk rose. It has given rise to many
meze,ısırık,kanepe,et parçası,madalyon,lokma,lokma,lokma,atıştırmak,parça
No antonyms found.
noisemaker => gürültücü, noiselessness => Sessizlik, noiselessly => sessizce, noiseless => sessiz, noiseful => gürültülü,