Turkish Meaning of condescending
küçümseyen
Other Turkish words related to küçümseyen
- kibirli
- baş belası
- küçümseyen
- baskın
- Egemen
- Küstah
- himaye edici
- kibirli
- farazi
- otoriter
- fırtınalı
- fırtınalı
- övüngen, kendini beğenmiş
- bombasmatik
- kendini beğenmiş
- süvari
- göğüs
- küstah
- kibirli
- egemen
- bencil
- bencil
- egoist
- Kibirli
- süslü
- kibirli
- kibirli
- gücenik
- kibirli
- saygısız
- yargıçsal
- narsisistik
- emredici
- kibirli
- Papalık
- küstah
- süslü
- yüzsüz
- bencil
- memnun
- huysuz
- Kibirli
- züppe
- Kibirli
- üstün
- böbürlenen
- kibirli
- kibirli
- kibirli
- hi-hat
- öğretici
- övüngen
- övünme
- övüngen
- arsız
- kayıtsız
- egoist
- egoist
- dışa dönüklük
- dışadönük
- süslü püslü
- küskün
- edepsiz
- önemli
- yüce
- azametli
- ustaca
- gururlu
- kibirli
- gururlu
- gururlu
- kendine güvenen
- kendine güvenen
- kendini beğenmiş
- kendini beğenmiş
- bencil
- kendi kendinden memnun
- İnatçı
- Kibirli
- çekingen olmayan
- Ayrılmamış
- kibirli
- kibirli
- varsayarak
- kendi kendine etkilenen
- kendi kendine alkış tutan
- kendini beğenmiş
- kendini beğenmiş
- öz tanıtım
- kibirli
- kibirli
- utangaç
- mütevazi
- alçakgönüllü
- mütevazı
- mahcup
- utangaç
- bastırılmış
- ürkek
- iddiasız
- rıza gösteren
- uyumlu
- ürkek
- saygılı
- mütevazı
- çekingen
- İçedönük
- Fare grisi
- pasif
- sessiz
- küçülme
- itaatli
- saldırgan olmayan
- pasif
- mütevazı
- Göze çarpmayan
- teslim
- Özeleştirel
- kibirli olmayan
- fare
- Aşırı alçakgönüllü
- ayrılmış
- emekli
- ürkmüş
- kendine güvenmeyen
Nearest Words of condescending
- condescend => alçalmak
- condensing => yoğunlaştırma
- condenser mike => Kondenser mikrofon
- condenser microphone => Kondenser mikrofon
- condenser => Kondansatör
- condensed milk => Yoğunlaştırılmış süt
- condense => yoğunlaştırmak
- condensation trail => Yoğuşma izi
- condensation pump => Yoğuşma pompası
- condensation => Yoğuşma
- condescendingly => küçümser bir şekilde
- condescendingness => Küçümseyenlik
- condign => uygun
- condiment => baharat
- condiments => baharatlar
- condition => şart
- conditional => şartlı
- conditional contract => Koşullu sözleşme
- conditional probability => Koşullu olasılık
- conditional reaction => koşullu tepki
Definitions and Meaning of condescending in English
condescending (s)
(used of behavior or attitude) characteristic of those who treat others with condescension
FAQs About the word condescending
küçümseyen
(used of behavior or attitude) characteristic of those who treat others with condescension
kibirli,baş belası,küçümseyen,baskın,Egemen,Küstah,himaye edici,kibirli,farazi,otoriter
utangaç,mütevazi,alçakgönüllü,mütevazı,mahcup,utangaç,bastırılmış,ürkek,iddiasız,rıza gösteren
condescend => alçalmak, condensing => yoğunlaştırma, condenser mike => Kondenser mikrofon, condenser microphone => Kondenser mikrofon, condenser => Kondansatör,