Turkish Meaning of conciliatory
uzlaşmacı
Other Turkish words related to uzlaşmacı
- yatıştırıcı
- yardımsever
- sakinleştirici
- rahatlatıcı
- nazik
- nazik
- yumuşatan
- Büyük Okyanus
- barışçıl
- sakinleştirici
- uzlaştırıcı
- kefaretli
- sakinleştirici
- uzlaşmacı
- sevimli
- silahsızlandırıcı
- sevimli
- yaltak
- lütfen
- yardımcı
- sakinleştirici
- pasif
- huzurlu
- sakinleştirici
- dinlendirici
- tatmin edici
- pasif
- zafer
- barış gücü
- Sevimli
- hoş
- dostça
- dahi
- iyi huylu
- İyi huylu
- ninni
- savaş dışı
- itaatli
- sakinleştirici
- sakinleştirici
- saldırgan olmayan
- sevimli
- teslim
- teslim olma
- aşındırıcı
- kötüleştiren
- sinir bozucu
- düşmanca
- Etkileşimli
- sinir bozucu
- sinir bozucu
- Can sıkıcı, rahatsız edici
- düşmanca
- iltihaplı
- sinir bozucu
- sinir bozucu
- deli
- dırdırcı
- saldırgan
- kışkırtıcı
- kışkırtıcı
- can sıkıcı
- saldırgan
- agonist
- antipatik
- tartışmacı
- iddialı
- savaşçı
- savaşan
- savaşçı
- Yüzleştirici
- Tartışmalı
- öfkelendirici
- misafirperver olmayan
- düşmanca
- militan
- Askeri
- can sıkıcı
- ürtiker
- savaşçı
- dalaşçı
- can sıkıcı
- rahatsız edici
- acımasız
- dostça olmayan
- duygusuz
- savaşçı
- düşmanca
- Tahriş
- tütsü
- askeri
- militarist
- vasat
Nearest Words of conciliatory
Definitions and Meaning of conciliatory in English
conciliatory (a)
making or willing to make concessions
intended to placate
FAQs About the word conciliatory
uzlaşmacı
making or willing to make concessions, intended to placate
yatıştırıcı,yardımsever,sakinleştirici,rahatlatıcı,nazik,nazik,yumuşatan,Büyük Okyanus,barışçıl,sakinleştirici
aşındırıcı,kötüleştiren,sinir bozucu,düşmanca,Etkileşimli,sinir bozucu,sinir bozucu,Can sıkıcı, rahatsız edici,düşmanca,iltihaplı
conciliator => arabulucu, conciliative => uzlaştırıcı, conciliation => uzlaşma, conciliate => uzlaştırmak, conciliable => uzlaştırılabilir,