Turkish Meaning of thick-witted
thick-witted
Other Turkish words related to thick-witted
- yoğun
- sıkıcı
- basit
- yavaş
- kalın
- Beyin ölümü
- beyinsiz
- aptal
- deli
- loş
- uykulu
- Boş kafalı
- deli
- mantıksız
- deli
- düşüncesiz
- sakar
- dar açılı
- opak
- anlamsız
- salak
- yumuşak
- yumuşak kafalı
- mantıksız
- boş
- zayıf zihinli
- salak
- saçma
- eşek
- ılık
- şaşı
- guguk kuşu
- benekli
- yanıltıcı
- yarı pişmiş
- saçma
- okuma yazma bilmeyen
- mantıksız
- geçersiz
- çılgın
- deli
- deli
- kaba
- deli
- saçma sapan
- deli
- saçma
- sulu
- vida
- Eğitimsiz
- bilgisiz
- öğretilmemiş
- düşüncesiz
- bilgisiz
- çılgın
- acayip
- çılgın
- sersem
- Çılgın
- beceriksiz
- hafif kafalı
- basit fikirli
- entelektüel olmayan
- akut
- uygun
- zeki
- parlak
- muazzam
- beyinsel
- Zeki
- hızlı
- dahiyane
- aydın
- zeki
- keskin
- çevik
- keskin
- hızlı
- zeki
- zeki
- keskin
- zeki
- düşünme
- bilge
- zeki
- kurnaz
- kurnaz
- seçici
- eğitimli
- Bilgili
- yüksek kaşlı
- haberdar
- anlayışlı
- sağduyulu
- keskin
- bilgi
- bilgili
- öğrenmiş
- okuryazar
- zeki
- zeki
- makul
- bilge
- Akıllı
- bilgili
- bilimsel
- mantıklı
- zeki
- kurnaz
- yetenekli
- ses
- eğitimli
- kurnaz
- hiperzeki
- süper zeki
- çok akıllı
- kurnaz
- mantıklı
- keskin
- ihtiyatlı
- mantıklı
- sağlıklı
- eğitimli
- geçerli
- Bilgili
Nearest Words of thick-witted
- thieveries => hırsızlıklar
- thighs => Uyluk
- thigh-slappers => Bacakları çarptıran
- thimblerigs => zar oyunları
- thin on the ground => Az gibi
- thingness => şeylik
- think (about or over) => düşünmek (üzerine veya hakkında)
- think (of) => düşünmek (hakkında)
- think (up) => düşünmek (yukarı)
- think better of => Daha iyi düşünmek
Definitions and Meaning of thick-witted in English
thick-witted
dull or slow of mind
FAQs About the word thick-witted
Definition not available
dull or slow of mind
yoğun,sıkıcı,basit,yavaş,kalın,Beyin ölümü,beyinsiz,aptal,deli,loş
akut,uygun,zeki,parlak,muazzam,beyinsel,Zeki,hızlı,dahiyane,aydın
thicks => kalın, thickheads => kalın kafalılara, thickets => çalılıklar, thickens => kalınlaştırır, thick on the ground => çok sayıda,