Turkish Meaning of tale-telling
hikaye
Other Turkish words related to hikaye
- açık ve anlaşılır konuşan
- akıcı
- dedikoducu
- vokal
- geveze
- iletişken
- taşkın
- geniş
- dışa dönüklük
- akıcı
- açık sözlü
- uzun
- dışa dönük
- açık sözlü
- geveze
- saçmalamak
- dedikodu
- ayrıntılı
- çok konuşan
- geveze
- konuşma
- gösterici
- dışadönük
- geveze
- geveze
- sosyal
- fışkıran
- geveze
- sosyal
- konuşkan
- konuşkan
- Ayrılmamış
- Rüzgarlı
- Geveze
- ağzı bozuk
Nearest Words of tale-telling
- talk (about) => (konuşmak (hakkında))
- talk (into) => konuşmak (içinde)
- talk (to) => konuşmak (ile)
- talk a blue streak => sallamak
- talk down (to) => hor görmek
- talk out => konuşmak
- talk up => konuş
- talkathon => konuşma maratonu
- talked (about) => hakkında
- talked (into) => talked (into) - ikna etti (için)
Definitions and Meaning of tale-telling in English
tale-telling
one who tells tales or stories, talebearer
FAQs About the word tale-telling
hikaye
one who tells tales or stories, talebearer
açık ve anlaşılır konuşan,akıcı,dedikoducu,vokal,geveze,iletişken,taşkın,geniş,dışa dönüklük,akıcı
ağzı sıkı,öz,sessiz,sessiz,ayrılmış,çekingen,utangaç,sessiz,az konuşan,iletişimsiz
tale-teller => masalcı, talents => yetenekler, talebearings => dedikodu, talebearers => hikayeciler, taking up with => almakla,