Turkish Meaning of stand-up
Stand-up
Other Turkish words related to Stand-up
- kötü
- üs
- suçlu
- eğri
- dürüst olmayan
- Namussuz
- kötü
- aşağılık
- Düşük
- ortalama
- kınanacak
- yaramaz
- çürümüş
- günahkâr
- etik dışı
- haksız
- İlkesiz
- haksız
- değersiz
- alçak
- sefih
- dejenere
- ahlaksız
- haksız
- yaramaz
- gevşek
- alçak
- yaramaz
- haksız
- Vicdansız
- aşağılık
- alçak
- kötü
- kınanabilir
- kınanabilir
- kınanabilir
- suçlu
- alçaklaşmış
- dejenere
- Degrade olmuş
- Bozguna uğramış
- ahlaksız
- utanç verici
- şüpheli
- dağılmış
- sefih
- sapık
- sapık
- müsrif
- sefih
- rüşvetçi
Nearest Words of stand-up
- standup comedian => Stand-up komedyeni
- stanford => Stanford
- stanford university => Stanford Üniversitesi
- stanford white => Stanford White
- stanford-binet test => Stanford-Binet testi
- stanhope => stanhope
- stanhopea => Stanhopea
- stanislavsky => Stanislavski
- stanley => Stanley
- stanley baldwin => Stanley Baldwin
Definitions and Meaning of stand-up in English
FAQs About the word stand-up
Stand-up
iyi,etik,dürüst,onurlu,asil,İlkeli,saygıdeğer,dik,vicdanlı,iyi
kötü,üs,suçlu,eğri,dürüst olmayan,Namussuz,kötü,aşağılık,Düşük,ortalama
standstill => duruş, standpoint => bakış açısı, standpipe => yangın musluğu, standpat => tavır almak, standoffishness => soğukluk,