Turkish Meaning of iniquitous
haksız
Other Turkish words related to haksız
- kötü
- karanlık
- kötü
- ahlaksız
- günahkâr
- yasa dışı
- acımasız
- aşağılık
- kötü
- حقير
- zalim
- lanetli
- aşağılık
- şüpheli
- aşağılık
- yasa dışı
- uygunsuz
- alçak
- cehennemvari
- iğrenç
- alçak
- müstehcen
- saldırgan
- çürümüş
- pis
- yetkisiz
- etik dışı
- haksız
- itici
- alçak
- yanlış
- kınanmış
- Korkunç
- yasaklı
- yasaklı
- üs
- kınanabilir
- kınanabilir
- kınanabilir
- lanetli
- lanetli
- alçaklaşmış
- sefih
- kirletme
- dejenere
- ahlaksız
- yasak
- kederli
- dürüst olmayan
- Namussuz
- sefih
- serseri
- hatalı
- kötü niyetli
- iğrenç
- Düşmüş
- yasak
- hasta
- hatalı
- uygunsuz
- yakışıksız
- yasak
- gevşek
- kötü
- Düşük
- dar görüşlü
- ortalama
- yaramaz
- zararlı
- itiraz edilesi
- Yasaklanmış
- zararlı
- sapık
- vebalı
- yasak
- yasaklanmış
- kınanacak
- sefih
- skrofulöz
- hasta
- alaycı
- yakışmayan
- Pis
- Tanrısız
- sağlıksız
- İlkesiz
- Vicdansız
- uslupsuz
- sağlıksız
- bayağı
- yetkili
- iyi
- Yükseltilmiş
- etik
- iyi
- yüksek
- dürüst
- onurlu
- sadece
- yasal
- meşru
- yüce
- ahlaki
- asil
- izin verilen
- izin verilen
- İlkeli
- saygın
- sağ
- doğru
- vicdanlı
- yüce
- dik
- erdemli
- izin verildi
- onaylanmış
- suçu olmayan
- Temiz
- övgüye değer
- Doğru
- itibarlı
- iyi
- edepli
- cesaretlendirildi
- onaylandı
- örnek
- suçsuz
- yüce gönüllü
- masum
- kanuna saygılı
- lisanslı
- mükemmel
- uygun
- saf
- onaylanmış
- uygun
- desteklenen
- itirazsız
- beyaz
- sağlıklı
- terfi etti
- kışkırttı
- iffetli
- saygıdeğer
- tertemiz
- rüşvet almaz
- onaylı
- zararsız
- lekesiz
- zambak beyazı
- saygıdeğer
- lekesiz
- bozulmamış
- yanılmaz
- saygıdeğer
- değerli
- tertemiz
- Düşmemiş
Nearest Words of iniquitous
Definitions and Meaning of iniquitous in English
iniquitous (s)
characterized by iniquity; wicked because it is believed to be a sin
iniquitous (a.)
Characterized by iniquity; unjust; wicked; as, an iniquitous bargain; an iniquitous proceeding.
FAQs About the word iniquitous
haksız
characterized by iniquity; wicked because it is believed to be a sinCharacterized by iniquity; unjust; wicked; as, an iniquitous bargain; an iniquitous proceedi
kötü,karanlık,kötü,ahlaksız,günahkâr,yasa dışı,acımasız,aşağılık,kötü,حقير
yetkili,iyi,Yükseltilmiş,etik,iyi,yüksek,dürüst,onurlu,sadece,yasal
iniquities => haksızlıklar, inion => ense, inimitably => eşsiz, inimitable => taklit edilemez, inimitability => taklit edilemezlik,