Turkish Meaning of spontaneous
spontan
Other Turkish words related to spontan
- otomatik
- içgüdüsel
- tamirci
- mekanik
- refleks
- robotik
- basit
- ani
- ani
- gündelik
- doğaçlama
- fevri
- istemsiz
- diz kapağı refleksi
- doğal
- hızlı
- reaktif
- Bilinçsiz
- isteksiz
- iç organlara ait
- içgüdüsel
- doğaçlama yapmak
- kör
- şans
- şartlandırılmış
- doğaçlama
- doğaçlama
- rastgele
- Hızlı
- aceleci
- doğaçlama
- istemeden
- düşüncesiz
- doğaçlama
- rastgele
- vurdumduymaz
- Pavlovyan
- rastgele
- Döküntü
- Hazır
- Çıt
- ani
- bilinçaltı
- düşüncesiz
- zorlanmamış
- kasıtsız
- kasıtsız
- plansız
- tasarlanmamış
- hazırlıksız
- kendiliğinden
- mantıksız
- provasız
- incelenmemiş
- bilmeyerek
- hesaplanan
- dikkatli
- bilinçli
- kasten
- amaçlanan
- kasıtlı
- hazırlanmış
- rafine edilmiş
- prova yapılmış
- iradi
- gönüllü
- kasıtlı
- vasiyet
- kasıtlı
- Yetiştirilen
- tasarlanmış
- ileri görüşlü
- ölçülen
- titiz
- Mekanik olmayan
- önceden belirlenmiş
- yansıtılmış
- gerekçeli
- düşünceli
- Tavsiye edilen
- taammüden
- kabul edilmiş
- ileri görüşlü
- incelenen
Nearest Words of spontaneous
Definitions and Meaning of spontaneous in English
spontaneous (a)
happening or arising without apparent external cause
spontaneous (s)
said or done without having been planned or written in advance
FAQs About the word spontaneous
spontan
happening or arising without apparent external cause, said or done without having been planned or written in advance
otomatik,içgüdüsel,tamirci,mekanik,refleks,robotik,basit,ani,ani,gündelik
hesaplanan,dikkatli,bilinçli,kasten,amaçlanan,kasıtlı,hazırlanmış,rafine edilmiş,prova yapılmış,iradi
spontaneity => Spontanite, sponsorship => sponsorluk, sponsor => sponsor, spongy => süngerimsi, spongioblastoma => spongioblastoma,