Turkish Meaning of reining (in)
dizginleme (içinde)
Other Turkish words related to dizginleme (içinde)
- içeren
- Kontrolcü
- bordür
- saklama
- çekme
- Düzenleme
- kısıtlayıcı
- şişeleme
- kontrol
- boğulma (arka)
- kısıtlayıcı
- Yönetici
- holding
- tutmak
- inhibe edici
- ölçme
- egemen
- boğucu
- durdurma
- bastıran
- evcilleştirme
- ilgi çekici
- engelleme
- Gem
- engelleyici
- engelleyen
- engelleyen
- bölücü
- kıyma
- boğma
- engelleyen
- ceplemek
- baskıcı
- susturma
- batış
- boğucu
- bastıran
- Yutma
Nearest Words of reining (in)
- reinitiate => yeniden başlat
- reinitiating => yeniden başlatma
- reins (in) => Dizginler (içinde)
- reinspected => Yeniden denetlenmiş
- reinspecting => yeniden inceleyen
- reinstitute => yeniden yürürlüğe koymak
- reinstituted => iade
- reinstituting => yeniden tesis etme
- reintegrating => reentegrasyon
- reinterment => yeniden cenaze
Definitions and Meaning of reining (in) in English
reining (in)
to limit or control (someone or something), to make (an animal) stop by using reins
FAQs About the word reining (in)
dizginleme (içinde)
to limit or control (someone or something), to make (an animal) stop by using reins
içeren,Kontrolcü,bordür,saklama,çekme,Düzenleme,kısıtlayıcı,şişeleme,kontrol,boğulma (arka)
Kaybetmek,ifade eden,kurtarıcı,gevşeme,dışarı çıkarmak,havalandırma,gevşek,serbest bırakan,havalandırma
reinforcing => takviye edici, reinforcements => takviyeler, reined (in) => dizginlenmiş, rein(s) => dizgin, rein (in) => frenlemek,