Turkish Meaning of discomfort
rahatsızlık
Other Turkish words related to rahatsızlık
- alarm
- öfke
- rahatsız etmek
- endişe
- huzursuzluk
- Dikkatini dağıtmak
- sıkıntı
- rahatsız etmek
- veba
- huzursuz etmek
- üzgün
- endişe
- kötüleştirmek
- kışkırtmak
- hastalık
- rahatsız etmek
- Böcek
- karıştırmak
- raydan çıkarmak
- rahatsız etmek
- Dehşet
- köpek distemperi
- utandırmak
- sinirlendirmek
- egzersiz
- Rüzgar
- Çıldırmak
- kargaşa
- musallat etmek
- rahatsız etmek
- Bozmak
- çıngırak
- geri al
- menteşelerini sökmek
- Beni korkutmak
- utandırmak
- çalar saat
- eziyet etmek
- sürtünme
- teşvik etmek
- kovalamak
- Şaşırtmak
- yıldırmak
- moralini bozmak
- rahatsız etmek
- şaşırtmak
- caydırmak
- caydırmak
- Yıkmak
- cesaretini kırmak
- evre
- karmaşa
- sinirlendirmek
- perdeler
- safra
- al
- Izgara
- Taciz etmek
- Harry
- sinirlendirmek
- Kavanoz
- utandırmak
- ısırganotu
- şaşırtmak
- öfke
- rahatsız etmek
- kışkırtmak
- ertelemek
- söndürmek
- kızdırmak
- sarsıntı
- sinirlendirmek
- rahatsız etmek
- Hagrid
Nearest Words of discomfort
- discomfortable => rahatsız edici
- discomforted => rahatsız
- discomforting => rahatsız edici
- discommend => önermemek
- discommendable => tavsiye edilmeyen
- discommendation => dissuasion
- discommender => Tavsiye etmeyen
- discommission => kullanım dışına çıkarmak
- discommodate => rahatsız etmek
- discommode => rahatsız et
Definitions and Meaning of discomfort in English
discomfort (n)
the state of being tense and feeling pain
an uncomfortable feeling of mental painfulness or distress
discomfort (v. t.)
To discourage; to deject.
To destroy or disturb the comfort of; to deprive o/ quiet enjoyment; to make uneasy; to pain; as, a smoky chimney discomforts a family.
Discouragement.
Want of comfort; uneasiness, mental or physical; disturbance of peace; inquietude; pain; distress; sorrow.
FAQs About the word discomfort
rahatsızlık
the state of being tense and feeling pain, an uncomfortable feeling of mental painfulness or distressTo discourage; to deject., To destroy or disturb the comfor
alarm,öfke,rahatsız etmek,endişe,huzursuzluk,Dikkatini dağıtmak,sıkıntı,rahatsız etmek,veba,huzursuz etmek
yatıştırmak,hafifletmek,hafifletmek,Sakin,bestelemek,sessiz,yerleşmek,,yatıştırmak,yumuşatmak
discomfiture => rahatsızlık, discomfiting => Rahatsız edici, discomfited => utanmış, discomfit => rahatsız etmek, discombobulation => karışıklık,