Turkish Meaning of creeps
sürüngenler
Other Turkish words related to sürüngenler
- kokarca
- palyaçolar
- köpekler
- kasılmalar
- kokarcalar
- domuz
- Haşereler
- barbarlar
- Canavarlar
- kanama
- kaba saba
- serseriler
- çocuk
- acımasızlar
- Piçler
- kartallar
- serseriler
- homurdanır
- kaba
- Crud
- köpekler
- pislik
- finks
- topuk
- köpekler
- jokerler
- bitler
- kabadayılar
- inekler
- sıkıntılar
- haplar
- sıçanlar
- Sürüngenler
- çürümüş
- aşağılıklar
- Sahtekarlar
- Süprüntü
- salgılar
- yılanlar
- çim
- silah oğulları
- pis
- pis kokuşmuş
- kurbağalar
- zararlılar
- kötü adamlar
- fındık
- Hindi
- boş kafalar
- Mağara adamları
- kırıntı
- difüzörler
- inekler
- kabadayılar
- Eşekler
- ağzı bozuk
- aşağılık herifler
- kötü adamlar
- Neandertaller
- zararlılar
- serseriler
- sahtekarlar
- petrol işçileri
- vahşiler
- kabuk
- yaramazlar
- geyik
- alçak
- domuzlar
- züppe
- sümük
- bilmiyorum
- filanın
- kaba saba
- sefiller
Nearest Words of creeps
- creeping zinnia => Sürüngen zinya
- creeping wood sorrel => Ekşi yonca
- creeping wintergreen => Yaban mersini
- creeping windmill grass => Yoncaotu
- creeping willow => Ağlayan söğüt
- creeping thyme => kekik
- creeping thistle => Sürünen devedikeni
- creeping st john's wort => Sarı kantaron
- creeping spike rush => Sürünen saz
- creeping soft grass => Sürünen yumuşak ot
Definitions and Meaning of creeps in English
creeps (n)
a disease of cattle and sheep attributed to a dietary deficiency; characterized by anemia and softening of the bones and a slow stiff gait
a feeling of fear and revulsion
FAQs About the word creeps
sürüngenler
a disease of cattle and sheep attributed to a dietary deficiency; characterized by anemia and softening of the bones and a slow stiff gait, a feeling of fear an
kokarca,palyaçolar,köpekler,kasılmalar,kokarcalar,domuz,Haşereler,barbarlar,Canavarlar,kanama
beyler,kahramanlar,kadınlar,melekler,kadın kahramanlar,putlar,Rol modelleri,Azizler
creeping zinnia => Sürüngen zinya, creeping wood sorrel => Ekşi yonca, creeping wintergreen => Yaban mersini, creeping windmill grass => Yoncaotu, creeping willow => Ağlayan söğüt,