Turkish Meaning of brushed (off)
fırçalanmış (kapalı)
Other Turkish words related to fırçalanmış (kapalı)
- kovulan
- reddedildi
- asi oldu (karşısında)
- alay etmek
- omuz silkti
- göz kırpmak (birine)
- meydan okudu
- itaat etmedi
- mecbur
- ihlal
- alay etti
- hor görülen
- (isyan ettiler (karşısında))
- geçildi
- bitkin
- hor görmek
- isyan etti
- ayarlı
- ihlal edilmiş
- İflas
- karşı koydu
- itirazlı
- tartışmalı
- savaştı
- ihlal
- karşıt
- göz ardı edilen
- aştı
- karşı koydu
- ihlal etmek
- dayandı
- mücadele edildi
- savaştı
- servis edilen
- kararlaştırılmış (ile)
- kapitüle etti (kimseye)
- ikna olmuş (kimseye)
- ertelenmiş (kadar)
- eğilmek (birine)
- tabi olan(birine)
- teslim oldu (kime)
- boyun eğdi (birine)
- duydum
- tutulan
- zorunlu
- Gözlenen
- katılmak (bir şeye)
- rıza göstermek (için)
- Kabul etti (için)
- işbirliği yaptı (ile)
- kaz adımları (ile)
- dinlendi
- katıldı
- takip edilen
- dikkat etti
- işaretlenmiş
- dikkat çeken
- fark etti
- itaat etti
- saygın
- izledi
- uygunluk gösterilmiş (ile)
- uygun
Nearest Words of brushed (off)
- brushed (aside or off) => fırçalanmış (bir kenara veya uzağa)
- brush (off) => Fırça (kapalı)
- brush (aside or off) => fırçalamak (bir tarafa veya aşağı)
- brunts => morluklar
- brumes => sis
- bruits => gürültü
- bruiting (about) => gürültülü, yayılan
- bruit (about) => gürültü (hakkında)
- bruises => morluklar
- browses => Göz atar
- brushes => Fırçalar
- brushes (off) => fırçalamak (kapalı)
- brushing (aside or off) => fırçalama (bir kenara veya kapalı)
- brushing (off) => fırçalama (dışarıda)
- brushwoods => fırçalar
- Brussels laces => Brüksel danteli
- brutes => acımasızlar
- brutishness => vahşet
- bubblehead => Balon kafa
- bubbleheads => Balon kafalar
Definitions and Meaning of brushed (off) in English
brushed (off)
No definition found for this word.
FAQs About the word brushed (off)
fırçalanmış (kapalı)
kovulan,reddedildi,asi oldu (karşısında),alay etmek,omuz silkti,göz kırpmak (birine),meydan okudu,itaat etmedi,mecbur,ihlal
servis edilen,kararlaştırılmış (ile),kapitüle etti (kimseye),ikna olmuş (kimseye),ertelenmiş (kadar),eğilmek (birine),tabi olan(birine),teslim oldu (kime),boyun eğdi (birine),duydum
brushed (aside or off) => fırçalanmış (bir kenara veya uzağa), brush (off) => Fırça (kapalı), brush (aside or off) => fırçalamak (bir tarafa veya aşağı), brunts => morluklar, brumes => sis,