Turkish Meaning of bring on
Getir
Other Turkish words related to Getir
- getirmek
- Getirmek
- çünkü
- Oluştur
- yapmak
- üretmek
- Üretmek
- istem
- doğurmak
- etki
- Gerçekleştirmek
- indüklemek
- çağırmak
- yapmak
- yumurtlamak.
- iş
- verim
- katkıda bulunmak (üne)
- çizim
- yol açmak
- sonuç (içinde)
- Çeviri (olarak)
- doğurmak
- başlamak
- ırk
- katalizlemek
- ziraat etmek
- karar vermek
- belirlemek
- Geliştirmek
- yürürlüğe koymak
- teşvik etmek
- doğurmak
- kurmak
- öne
- benimsemek
- bulundu
- daha
- açılışını yapmak
- başlatmak,inisiyatif almak
- Enstitü
- tanıtmak
- Fırlatmak
- fırsat
- öncü
- tanıtmak
- İşlenen
- kurmak
- başlangıç
- çıkmak
- yol açmak
- kontrol
- engellemek
- sınır
- koymak
- geçersiz kılmak
- sınırlamak
- bastırmak
- bastırmak
- frenlemek
- tutuklama
- yapabilir
- kontrol
- aşık olmak
- Kaldırım
- nemlendirmek
- engellemek
- söndürmek
- bastırmak
- Kısıtlamak
- Gerizekalı
- boğmak
- bastırmak
- boğmak
- (bastırmak)
- bastırma (üzerine)
- kaldırmak
- söndürmek
- Tasfiye etmek
- Kabak
- hâlâ, hala
- söndürmek
Nearest Words of bring on
Definitions and Meaning of bring on in English
bring on (v)
cause to arise
bring onto the market or release
cause to appear
FAQs About the word bring on
Getir
cause to arise, bring onto the market or release, cause to appear
getirmek,Getirmek,çünkü,Oluştur,yapmak,üretmek,Üretmek,istem,doğurmak,etki
kontrol,engellemek,sınır,koymak,geçersiz kılmak,sınırlamak,bastırmak,bastırmak,frenlemek,tutuklama
bring off => çıkarmak, bring in => içeri almak, bring home the bacon => Ailesini geçindirmek, bring home => Eve getirmek, bring forward => sunmak,