Turkish Meaning of bestow
bahşetmek
Other Turkish words related to bahşetmek
- katkıda bulunmak
- bağışla
- vermek
- mevcut
- sağlamak
- gönüllü
- göze alabilmek
- ödül
- bahşeder
- döşemek
- vermek
- vermek
- sorun
- teklif
- İşlenen
- idare etmek
- yardım
- Yardım
- fayda
- katılmak
- comp
- dağıtmak
- dağıtmak
- bağışlamak
- bahşetmek
- uzat
- dağıtmak
- yardım
- vermek
- giydir
- başlama
- görkemli
- Ödemek
- katkıda bulun
- Teklif
- görkemli
- fedakarlık
- yumuşak
- atmak
Nearest Words of bestow
Definitions and Meaning of bestow in English
bestow (v)
present
give as a gift
bestow a quality on
bestow (v. t.)
To lay up in store; to deposit for safe keeping; to stow; to place; to put.
To use; to apply; to devote, as time or strength in some occupation.
To expend, as money.
To give or confer; to impart; -- with on or upon.
To give in marriage.
To demean; to conduct; to behave; -- followed by a reflexive pronoun.
FAQs About the word bestow
bahşetmek
present, give as a gift, bestow a quality onTo lay up in store; to deposit for safe keeping; to stow; to place; to put., To use; to apply; to devote, as time or
katkıda bulunmak,bağışla,vermek,mevcut,sağlamak,gönüllü,göze alabilmek,ödül,bahşeder,döşemek
tut,tutmak,korumak,saklamak,kaydet,çekinmek,ilerleme,ödünç vermek,satmak,kredi
bestorm => hücum etmek, best-loved => en çok sevilen, best-known => en çok bilinen, bestirring => karıştırma, bestirred => kıpırdandı,
