sabah Sentence Examples

  1. Her sabah erkenden kalkıp koşuya çıkardı.
  2. Sabah kahvesi olmadan güne başlayamazdı.
  3. Sabahın sessizliği, düşünmek için ideal bir zamandı.
  4. Sabah güneşi, pencerelerden içeri süzülüyordu.
  5. Sabah pazarı, taze meyve ve sebzelerle doluydu.
  6. Sabahın köründe, işe gitmek için yola koyuldu.
  7. Sabah sporu, günün stresini atmasına yardımcı oluyordu.
  8. Sabah haberleri, günün olayları hakkında bilgi veriyordu.
  9. Sabahın ilk ışıkları, yeni bir günün başlangıcını müjdeliyordu.
  10. Sabahın serinliği, düşüncelerini berraklaştırıyordu.

sabah Meaning

Wordnet

sabah (n)

one of the 13 states that constitute the Federation of Malaysia; located on the northern portion of the island of Borneo

Synonyms & Antonyms of sabah

No Synonyms and anytonyms found

FAQs About the word sabah

one of the 13 states that constitute the Federation of Malaysia; located on the northern portion of the island of Borneo

No synonyms found.

No antonyms found.

Her sabah erkenden kalkıp koşuya çıkardı.

Sabah kahvesi olmadan güne başlayamazdı.

Sabahın sessizliği, düşünmek için ideal bir zamandı.

Sabah güneşi, pencerelerden içeri süzülüyordu.