Turkish Meaning of wade
Sığlamak
Other Turkish words related to Sığlamak
- kâr etmek
- icra etmek
- Yürümek
- dene
- öğütmek (dışarı)
- deneme
- egzersiz
- Aşırı çalışma
- fazla çalışma
- söndürmek
- Scrabble
- Çizik
- başvur (kendini)
- Kazmak
- sürüş
- zahmet
- çaba, girişim
- kambur
- karmaşa
- Çalışmak
- İş
- katkıda bulun
- ağır ağır yürümek
- saban
- fiş
- Slogan
- gayret etmek
- Mücadele
- ter
- Emek
- iş
- kunduz (uzakta)
- asılmak
- kazmak
- çekiçle vurmak
- Kırmak
- popo
- soğuk
- tembel
- durmak
- Salon
- rahatla
- Putperestlik
- gevşemek
- azaltmak
- Takılmak (ortalarda veya dışarıda)
- güneşlenmek
- Uğraşmak
- gecikmek
- asmak
- boş
- ekmek
- tembellik etmek
- oynamak
- dinlenme
- dinlenme
- önemsiz şey
- gevşemek
- tembellik
- Kırmak (etrafında)
- gevşek davranmak
- gevşemek
- oyalanmak
- Karalama
- saçmalamak
- saçmalık
- züppe
- Tembel
- şakalaşmak
- aylaklık etmek
- maymun (etrafında)
- Çömlekçi (etrafında)
- dolaşmak
Nearest Words of wade
Definitions and Meaning of wade in English
wade (n)
English tennis player who won many women's singles titles (born in 1945)
wade (v)
walk (through relatively shallow water)
wade (n.)
Woad.
The act of wading.
wade (v. i.)
To go; to move forward.
To walk in a substance that yields to the feet; to move, sinking at each step, as in water, mud, sand, etc.
Hence, to move with difficulty or labor; to proceed /lowly among objects or circumstances that constantly /inder or embarrass; as, to wade through a dull book.
wade (v. t.)
To pass or cross by wading; as, he waded /he rivers and swamps.
FAQs About the word wade
Sığlamak
English tennis player who won many women's singles titles (born in 1945), walk (through relatively shallow water)Woad., To go; to move forward., To walk in a su
kâr etmek,icra etmek,Yürümek,dene,öğütmek (dışarı),deneme,egzersiz,Aşırı çalışma,fazla çalışma,söndürmek
Kırmak,popo,soğuk,tembel,durmak,Salon,rahatla,Putperestlik,gevşemek,azaltmak
waddywood => Waddywood, waddying => waders, waddy => waddy, waddlingly => sendeleye, waddling => salınarak,