Turkish Meaning of preconceived
önceden edinilmiş
Other Turkish words related to önceden edinilmiş
- kaderinde olan
- önceden belirlenmiş
- önceden belirlenmiş
- önceden belirlenmiş
- önyargılı
- önceden belirlenmiş
- mahkum
- kaderinde olan
- tahmin
- öngörülen
- tayin edilmiş
- öngörülen
- yazgı
- kaderinde yazılmış
- tahmin edilen
- haber verdi
- kehanette bulundu
- beklenen
- kestirdi
- kehanet etmek
- Kehanet etti
- önceden haber verdi
- önceden bilmek
- hüküm giydi
- kınanmış
- haber vermek, müjde vermek
- öngörmek
- haber verdi
- prognozlanan
Nearest Words of preconceived
- preconceive => Ön yargılı olmak
- pre-columbian => Kolomb öncesi
- precognitive => öngörüsel
- precognition => öngörü
- precocity => olgunluk
- precociousness => erken olgunlaşma
- precociously => erken gelişmiş
- precocious dentition => Erken süt dişleri
- precocious => erken gelişmiş
- precocial => erken olgunlaşan
- preconceived idea => Önyargı
- preconceived notion => Önyargı
- preconceived opinion => önyargı
- preconception => gebelik öncesi
- preconcerted => önceden belirlenmiş
- precondition => önkoşul
- preconditioned => Önceden şartlandırılmış
- precook => ön pişirime tabii tutmak
- precooked => Önceden pişirilmiş
- precooled => önceden soğutulmuş
Definitions and Meaning of preconceived in English
preconceived (a)
(of an idea or opinion) formed beforehand; especially without evidence or through prejudice
FAQs About the word preconceived
önceden edinilmiş
(of an idea or opinion) formed beforehand; especially without evidence or through prejudice
kaderinde olan,önceden belirlenmiş,önceden belirlenmiş,önceden belirlenmiş,önyargılı,önceden belirlenmiş,mahkum,kaderinde olan,tahmin,öngörülen
meydan okundu,inkar etmek,indirimli,itibarını yitirmiş,tartışmalı,Güvenilmeyen,sorgulanan,reddedildi,tartışmalı,aynı fikirde değildi (ile)
preconceive => Ön yargılı olmak, pre-columbian => Kolomb öncesi, precognitive => öngörüsel, precognition => öngörü, precocity => olgunluk,