Turkish Meaning of kicking around
etrafı tekmelemek
Other Turkish words related to etrafı tekmelemek
- tartışarak
- Eğlenceli
- keşif
- gözleyen
- Baktığında
- düşünen
- sorgulama
- okuyor
- tartma
- çiğneyerek
- çiğneyerek
- şu koşullar göz önünde bulundurulduğunda
- düşünen
- göz hapsine alarak
- üzerinde durarak
- üzerinde çalışmak (üzerinde)
- gözden geçiren
- düşünmek (hakkında veya üzerinde)
- güreş (ile)
- Analiz
- Düşünen
- düşünen
- meditasyon yapan
- dönen (dønen)
- derin düşünen
- dönüyor
- kafayı yemek (hakkında)
- kafasını yormak (bir şey hakkında)
- düşünürken (üzerine)
- hazırlanıyor
- Yansıtan (üzerine veya üzerine)
- emici
- inanan
- sonuca varmak
- sindirim
- fikir
- muhakeme
- düşünmek (hakkında veya hakkında)
- İçki içmek (içinde)
- İkamet eden (üzerinde veya üzerinde)
- sabitleme (üzerinde veya üzerine)
- endişe
- (hakkında veya üzerinde) takıntılı
- anımsayarak
- spekülasyon yaparak (hakkında)
Nearest Words of kicking around
- kicking (off) => vuruş (başlama)
- kicking (about) => tekmeleyerek
- kickers => kickers
- kicked up one's heels => topuklarını dikti
- kicked up a stink => Bir sürü gürültü kopardı
- kicked up a fuss => Bir sürü tantana yaptı
- kicked the bucket => ölmek
- kicked over the traces => dizginleri bozuk
- kicked over => tekmeledi
- kicked out => atılmış
- kicking back => rahatlayan
- kicking in => başlayan
- kicking off => başlayan
- kicking out => dışarı atma
- kicking over => tekme
- kicking over the traces => Çılgına dönmek
- kicking the bucket => topu atmak
- kicking up a fuss => Bir yaygara koparmak
- kicking up a stink => Gürültü koparmak
- kicking up one's heels => topuk kaldırmak
Definitions and Meaning of kicking around in English
kicking around
to treat in an inconsiderate or high-handed fashion, to consider, examine, or discuss from various angles, to undergo consideration usually intermittently over a period of time, to wander or pass time aimlessly, to lie about mostly unnoticed or forgotten
FAQs About the word kicking around
etrafı tekmelemek
to treat in an inconsiderate or high-handed fashion, to consider, examine, or discuss from various angles, to undergo consideration usually intermittently over
tartışarak,Eğlenceli,keşif,gözleyen,Baktığında,düşünen,sorgulama,okuyor,tartma,çiğneyerek
göz ardı ederek,görmezden gelerek,bakan,reddetme,Reddeden,küçümseyici,kaka yapmak,hor görmek
kicking (off) => vuruş (başlama), kicking (about) => tekmeleyerek, kickers => kickers, kicked up one's heels => topuklarını dikti, kicked up a stink => Bir sürü gürültü kopardı,