Turkish Meaning of disadvantageous
dezavantajlı
Other Turkish words related to dezavantajlı
- ters
- zararlı
- düşmanca
- olumsuz
- olumsuz
- kötü
- sayaç
- zararlı
- tehlikeli
- yıkıcı
- zararlı
- tehlikeli
- düşmanca
- zararlı
- Riskli
- tehdit edici
- dostça olmayan
- duygusuz
- elverişsiz
- düşmanca
- antipatik
- uğursuz
- zararlı
- Çelişkili
- iftiracı
- zararlı
- aşağılayıcı
- kötü
- ölümcül
- zararlı
- hasta
- tehlikeye atan
- riske atan
- misafirperver olmayan
- zararlı
- hoşgörüsüz
- tehlikeye atmak
- ölümcül
- Kötü huylu
- katil
- zararlı
- saldırgan
- karşıt
- tehlikeli
- tehlikeli
- zararlı
- zehirli
- dayanıklı
- direnen
- zararlı
- acımasız
- iftiracı
- rahatsız edici
- uyumsuz
- işbirliğine yanaşmayan, isteksiz, nazlı
- sağlıksız
- Güvenli değil
- yaralayıcı
- Rekabetçi
- avantajlı
- yararlı
- olumlu
- dost canlısı
- iyi
- yararlı
- pozitif
- destekleyici
- sempatik
- yararlı
- zararsız
- masum
- zararsız
- zararsız
- ölümcül olmayan
- uygun
- Hoşgörülü
- tahribatsız
- tehditkar olmayan
- Sevimli
- hoş
- sevimli
- dostça
- iyi huylu
- sevimli
- içten
- dost canlısı
- misafirperver
- ölümcül olmayan
- hoşgörülü
- anlama
- dirençsiz
- uyumlu
Nearest Words of disadvantageous
Definitions and Meaning of disadvantageous in English
disadvantageous (a)
involving or creating circumstances detrimental to success or effectiveness
disadvantageous (a.)
Attended with disadvantage; unfavorable to success or prosperity; inconvenient; prejudicial; -- opposed to advantageous; as, the situation of an army is disadvantageous for attack or defense.
FAQs About the word disadvantageous
dezavantajlı
involving or creating circumstances detrimental to success or effectivenessAttended with disadvantage; unfavorable to success or prosperity; inconvenient; preju
ters,zararlı,düşmanca,olumsuz,olumsuz,kötü,sayaç,zararlı,tehlikeli,yıkıcı
avantajlı,yararlı,olumlu,dost canlısı,iyi,yararlı,pozitif,destekleyici,sempatik,yararlı
disadvantaged => dezavantajlı, disadvantageable => dezavantajlı, disadvantage => Dezavantaj, disadvance => dezavantaj, disadorn => çirkinleştirmek,